Bu Ancak Filmlerde Olur

Şanlıurfa (Mayıs 2009)

Yaşadıklarımı, o kötü günleri tekrar hatırlamak zorunda olsam da diğer hastalara teselli olsun diye yazmaya karar verdim. Anlatacaklarıma hastalarınız " bu ancak filmlerde olur " diyeceklerdir. Ancak ben bunları tek tek yaşadım. 1996 yılında çikolata kisti denen bir rahatsızlıkla karşılaştım. 2 yıl Şanlıurfa da tedavi gördüm. Ondan sonrada 1yıl Antep’de tedavi gördüm. Rahim filmi isteyip bir şeyim olmadığını söyleyip 1 yıl beni oyaladılar. Sonra Adana da iyi bir Dr. olduğunu söylediler. Burada da 1 yıllık bir tedavi gördüm. Çok ağır geçen bir açık ameliyat geçirdim. Açık ameliyattan sonra 6 ay kortizon tedavisi uyguladılar. Nedense ne sonuçlarımda bir değişiklik oldu nede hastalığımın sonu geldi. Güvenim sarsıldığı için çareyi bitkisel yollarla devam etmeye karar verdim. 1 yıl boyunca günde 15 saat gerek bitki banyosu gerek bitki çayları ve yağlarını kullandım. Bundan da sonuç alamayınca tedavi ye İstanbul da başladım. İyi bir doktora ve Tüp Bebek Merkezi’ne başvurdum. Doktorum bana açık ameliyat olmam gerektiğini ve uzun süreli bir tedaviye ihtiyacım olduğunu söyledi. 45 dak. Sürecek sandığım yeni ameliyatım tam 4 saat sürdü. Benim için çok ağır bir ameliyattı. Tüp Bebek Merkezinden de sonuç alamayınca Ankara da tedaviye başladım. Doktorum kapalı ameliyat geçirmem gerektiğini söyledi. Yine ameliyat oldum 3 ay sonra ilk tüp bebek deneyimimizi yaptık ve sonuç alamadım. 6 ay sonra 2. tüp bebek deneyimimizi yaparak 4 yumurta toplandı ama maalesef sonuç alamadık. Tabi bu denemeler maddi manevi açıdan bize pahalıya mal oldu. Bir ara umudumu yitirerek tüm tedavilere son vermek istedim . Sonra her ay döneminde yaşadığım kanamalar ve sancılar dayanılmaz hale gelmişti. Gerek Allah’a inancım gerekse inatçı olmamdan iyi bir Dr. araştırmaya karar verdim.Birgün internette Bahçeci Kliniği ve Dr. Murat Berksoy a rastladım. İstanbul'a geldim ve Murat Beyle tanıştım.

İstanbul ve Urfa arası mekik dokumaya başladık. Murat bey tedavinin uzun süreceğini pes etmememiz gerektiğini , sürekli umut veren sözleriyle hatırlatıyordu. Tedaviye günde 6-7 km yol yürüyerek 2 yıl boyunca hayvansal ürün yemeyerek ve Murat Beyin reçetesiyle başladık. Bizim yöresel yemeklerimiz hep et ağırlıklıdır. Burada herkes et yemekleri ve ağır tatlılar yerken ben büyük bir kararlılıkla diyetimi bozmadan tedavime devam ediyordum. Ve de her ay sancılarımda azalma hissediyordum. 1.5 yıl sonra ilk tüp bebek denememizi yaptık. Ancak yumurta kalitesinin istenildiği kadar iyi olmadığından ,Dr. Burçak hn. Tedaviyi istersek yarıda kesebileceğimizi maddi manevi sarsılarak sonuç alamayabileceğimizi söyledi.

Bunun üzerine Murat Beyle 2. tüp bebek tedavisine başladık. Bu deneyimimiz başarılı oldu. Bebeğim 2 aylık olunca dış gebelik olduğunu öğrendik ve yıkıldık. İstanbul’a gelip Dr. Halit Bey’in operasyonuyla bebeğim alındı ve tüplerim bağlandı. Yinede pes etmeyerek 3. denememiz için tedaviye başladık. Bunda başarılı olduk. Ancak transferin 3 . günü idrar kesesinden kanama başladı 3 gün evde mücadele ettim sonunda kendi isteğimle Alman Hastanesine gittik. Son dakikalarımı yaşadığımı sanıyordum . Vücuttaki hemen hemen tüm kan bitmişti. Acil ameliyata alındım 5 ünite kan yüklendi ve bunların hepsi hamileyken oluyordu 1 hafta hastanede kaldım.Böbreğime katater takıldı artık hamile olduğuma inanmıyordum. Ancak bebeğim o kadar güçlüydü ki testlerim pozitif çıktı. Fakat Murat Beyle konuşarak doğum yapmadan 3 ay önceye kadar " hamile değilim, anne değilim " diyordum. Bebeğim 2 aylık olunca 2li testlere başladık. Test sonucu bebeğin yüksek ihtimalle down sendromlu olduğunu söylüyorlardı. 2. tahlil Ankara da yapıldı.Aynı sonuç geldi . Ancak ben ne olursa olsun ben bu bebeği doğuracaktım.

Murat Bey sürekli moral verip bu zorluğu da atlatabileceğimi söylüyordu.Hamileliğimin son ayında 24 saat tansiyonum normale inmiyordu.Neyse ki sağlıklı bir bebeğimiz oldu. Doğumun 2 . günü dikişlerim patladı. Bu benim gördüğüm en kötü sahneydi. Eşimle birbirimize teselli veriyorduk sürekli.6 gün hastanede yattım taburcu oldum. Eve gelince kendimi kötü hissediyordum tekrar hastaneye geri döndük. Gece saat 12 de hastanede bir aşağı bir yukarı dolanıyorduk. Kimse nasıl müdahale edeceğini bilmiyordu. Acil de karşımıza Murat Bey çıktı. Ailecek nasıl rahatladık anlatamam.Murat bey aldığım ilaçları söyleyerek yoğun bakıma alındım. O gece bebeğimizden ayrı kaldık tansiyonum düşürülmeye çalışıldı. Tam 45 gün banyo yapamadım . Bu olaylardan sonra bebeği bana o kadar güzel duygular yaşattı ki hepsini unutturdu. Şimdi kızım 16 aylık yine sorsalar Murat Bey’le tedaviye hiç düşünmeden " EVET " derim.

Umut olmadan yaşanmaz. Murat beye o kadar şey borçluyum ki mükemmel bir insan ve mükemmel bir Dr. Hastaları da o kadar şanslı ki. Bu tedavide herkes benim gibi inançlı olsun , kararlı olsun. Tüm Bahçeci Kliniği ile Dr. Murat Berksoy a sonsuz teşekkürlerimi iletirim. URFA

:bahcecitüpbebek

Not :yazan kişilerin isimleri silinmiştir yazan kişiler istedikleri takdirde yazılar kaldırılacaktır , yazan kişilere bu yaşanası güzel duyguları paylaştıkları için çok çok teşekkürler

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Darüşşafaka Bağışlarınızı bekliyor

ONLAR BİR ZAMANLAR SEKS SEMBOLÜYDÜ