(VİDEO) İlk olarak Meksika'da ortaya çıkan, ardından Kuzey Amerika ve Avrupa'ya sıçrayan domuz gribi Türkiye'de de görüldü. ABD'den Irak'a gitmek üzere Atatürk Havalimanı'ndan Türkiye'ye giriş yapan bir yolcuda termal kameralar vasıtasıyla yüksek ateş tespit edildi.
Ulusal Grip Referans Laboratuvarları'nda yapılan tetkikler sonucu Irak asıllı Amerikalının 'domuz gribi'ne (influenza A/H1N1) yakalandığı belirlendi. KLM Havayolları'na ait uçakla 14 Mayıs'ta İstanbul'a gelen 27 yaşındaki yolcu, Haseki Hastanesi'nde izole edilmiş bir odaya yerleştirildi. Amerikalı yolcunun 6 kişilik ailesi de gözetim altına alınırken, annesinin de hastalığa yakalandığı tespit edildi. Sağlık Bakanlığı, aynı uçakta seyahat eden 163 kişinin 96'sının İstanbul'da uçaktan indiğini belirledi. ABD'li hastanın temas ettiği yolcular izlemeye alınırken bu kişilere, koruyucu amaçlı ilaç veriliyor. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, virüs tespit edilen yolcunun durumunun iyi olduğunu bildirdi. Akdağ, "Hastayla aynı uçakta olanlar 112'yi arasın." dedi.
(VİDEO) İlk olarak Meksika'da ortaya çıkan, ardından Kuzey Amerika ve Avrupa'ya sıçrayan domuz gribi Türkiye'de de görüldü. ABD'den Irak'a gitmek üzere Atatürk Havalimanı'ndan Türkiye'ye giriş yapan bir yolcuda termal kameralar vasıtasıyla yüksek ateş tespit edildi.
Ulusal Grip Referans Laboratuvarları'nda yapılan tetkikler sonucu Irak asıllı Amerikalının 'domuz gribi'ne (influenza A/H1N1) yakalandığı belirlendi. KLM Havayolları'na ait uçakla 14 Mayıs'ta İstanbul'a gelen 27 yaşındaki yolcu, Haseki Hastanesi'nde izole edilmiş bir odaya yerleştirildi. Amerikalı yolcunun 6 kişilik ailesi de gözetim altına alınırken, annesinin de hastalığa yakalandığı tespit edildi. Sağlık Bakanlığı, aynı uçakta seyahat eden 163 kişinin 96'sının İstanbul'da uçaktan indiğini belirledi. ABD'li hastanın temas ettiği yolcular izlemeye alınırken bu kişilere, koruyucu amaçlı ilaç veriliyor. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, virüs tespit edilen yolcunun durumunun iyi olduğunu bildirdi. Akdağ, "Hastayla aynı uçakta olanlar 112'yi arasın." dedi.
Bağlantı kurulan yolculardan hiçbirinde domuz gribine rastlanılmadığı açıklandı. Ancak ulaşılamayanların 112 numaralı telefonu arayarak bildirimde bulunmaları istendi. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nde de halkı bilgilendirmek ve diğer yolcularla irtibatı sağlamak için kriz masası oluşturuldu.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, vatandaşlardan bireysel önlemlerini almalarını ve zorunlu olmadıkça salgının görüldüğü ülkelere gitmemelerini istedi. En önemli meselenin hastalığın yayılmasını önlemek olduğuna işaret eden Bakan, ABD'li ailenin 21 Mayıs'a kadar kontrol altında tutulacağını anlattı. Aynı uçakta seyahat ettikleri belirlenen 163 kişiye yönelik gerekli kontrollerin devam ettiğini söyledi. Sağlık görevlilerinin yolcuları evlerinde ziyaret ettiklerini belirten Bakan, prosedüre göre temas etmiş olduğu düşünülen kişilerin izlendiğini, tedbir olarak 7 gün boyunca antiviral ilaç verileceğini vurguladı.
'Vakanın ABD'de neden tespit edilemediği' şeklindeki soruya ise "Havaalanı çıkışlarında tedbirler alınmıyor. Belki de şahsın yüksek ateşi yoktu." şeklinde karşılık verdi. Akdağ, vatandaşlara şunları önerdi: "Zorunluluk olmadıkça hastalığın görüldüğü ülkelere gidilmemeli. Zorunluluk varsa kişisel korunma önlemlerine uyulmalı. Son 7 gün içerisinde yurtdışından gelen ve 38 derecenin üzerinde ateş, boğaz ağrısı, öksürük, kırgınlık, halsizlik belirtilerinden en az biri olanlar hekime başvurmalı. Kişiden kişiye bulaşmayı azaltmaya yönelik olarak su ve sabun ile sık sık eller yıkanmalı, öksürme, hapşırma esnasında ağız ve burun tek kullanımlık mendille kapatılmalı."
Bakan'ın verdiği bilgiye göre virüse karşı havaalanları ve otogarlar için 27 termal kamera alındı. 10'u monte edildi. Kalanlar yarın takılacak. İzmir Limanı'na termal kamera konulurken önümüzdeki günlerde Karaköy ve Kuşadası limanlarına da yerleştirilecek. Uluslararası uçuşlar ve deniz yoluyla ülkeye gelenlerden 'ben hasta değilim' belgesi alınmaya başlandı. Bakanlık, 2 milyon uyarıcı broşür ve 500 bin afiş hazırladı. Bu arada virüs taşıyan Sarkad Salman Ali'nin uçaktan inmeden önce ateş düşürücü almadığı için termal kameralarca tespit edilebildiği öğrenildi.
Aynı toplantıda konuşan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Recep Öztürk, virüsün bulaşma riskinin kuluçka döneminde de olduğuna dikkat çekti. "Virüs, 1/7 gün arasında kendini geliştiriyor. Hastalık belirtileri başlayınca 2 metreden yakın mesafelerde bulaşma riski var." bilgisini verdi. Müşahede altındaki hastanın ilaçla koruma tedavisinin başladığını aktardı. Marmara Üniversitesi Hastanesi Çocuk Enfeksiyonları Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bakır ise "Ateşli hastalar, temas öyküsü yoksa normal grip olarak değerlendirilmeli. Panikle hastaneye gidilmemeli." tavsiyesinde bulundu. Virüsün belirtilerinin normal griple aynı olduğunu kaydeden Bakır, yüksek ateş, boğaz ağrısı, vücut kırgınlığının dikkate alınmasını istedi.
DEKLARASYON KARTI ZORUNLULUĞU
İstanbul Valiliği tarafından havayolu işletmelerine gönderilen yazı ile domuz gribi virüsünün görüldüğü ülkelerden gelen yolcuların, uçakta dağıtılan deklarasyon kartlarına kişisel bilgilerini eksiksiz olarak yazmaları istendi. İstanbul Valisi Muammer Güler tarafından gönderilen yazıda, deklarasyon kartlarını doldurmak istemeyen yolcuların Türkiye'ye girişine kesinlikle izin verilmemesi gerektiği kaydedildi.
Bu arada, kanında domuz gribi virüsüne rastlanan ABD'li yolcu ile aynı uçakta seyahat eden bir vatandaş ile uçağın hostesi, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği'ne geldi. Hostesin tedbir amaçlı maske taktığı görüldü. Şahıslar müşahade altına alındı.
Domuz gribi bulaşırsa ne yapmalı?
Hastalığın belirtileri, normal gripte olduğu gibi; yüksek ateş (koltuk altından ölçülen 38 °C derece ve üzeri), öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, vücut ağrıları, baş ağrısı, titreme, halsizlik, nadiren kusma ve ishal. Domuz gribi kaptığından şüphelenen kişi, kimseyle yakın temasa girmeden acilen doktora başvurmalı! Solunum sıkıntısı, şiddetli bulantı ve kusma, şuur bulanıklığı, şiddetli öksürük ve balgam çıkarma, çocuklarda bunlara ek olarak; dudaklarda morarma, havale geçirme, yaygın döküntü görülebilir. Bu belirtilerden herhangi biri görüldüğünde acil durum var demektir. Bir vakadan alınan örneklerde virüsün türü 6 saatte ortaya çıkıyor. Fakat domuz gribinin kesinleşmesi 2 günü buluyor.
Hastalıktan nasıl korunmalı?
Klasik gripteki korunma yöntemleri izlenmeli.
Zorunlu olmadıkça salgının görüldüğü ülkelere seyahat edilmemeli.
Her yerde maske takmaya özen gösterilmeli, kalabalık ve kapalı mekânlardan uzak durulmalı. İnsanlarla yakın temastan kaçınılmalı.
Hasta kişilerle aynı ortamda bulunulmamalı.
Eller su ve sabunla sık sık yıkanmalı.
Kişisel temizliğe ve hijyene dikkat edilmeli.
Virüsün bulaştığı ülkelerden gelenlerle yakın temastan kaçınılmalı.
Domuz çiftliklerinden uzak durulmalı. Kaynağı bilinmeyen etler tüketilmemeli.
Bulunulan ortam sık sık havalandırılmalı.
Normal gripli kişi de öksürük ve aksırık esnasında ağız ve burnunu tek kullanımlık mendille kapatmalı. Sonra mendili çöpe atmalı.
Hastalığı diğer kişilere yaymamak için mümkünse evden dışarı çıkılmamalı.
Ev ahalisini korumak için yakın temastan kaçınılmalı. Maske takılmalı. Kişisel eşyalar (havlu, diş fırçası, çatal, kaşık, nevresim, çarşaf vb.) başkalarıyla paylaşılmamalı.
Elle dokunulan eşyalar deterjanla silinmeli. Bol sıvı alınmalı, iyi beslenilmeli, istirahat edilmeli.
Tedavisi var mı?
Dünya Sağlık Örgütü'nün aşı üretme çalışmaları en erken 3 ay içinde sonuçlanacak. Gripte kullanılan Tamiflu (oseltamivir) ve Relenza (zanamivir) gibi antiviral ilaçlar bu grip türünde de etkili. Ancak antibiyotik kesinlikle kullanılmamalı.
Dünyadaki durum nedir?
Meksika'da 13 Nisan'da ortaya çıkan virüs, hızla yayılarak 38 ülkede yaklaşık 9 bin kişiye bulaştı. Grip sebebiyle Meksika'da 66, ABD'de 5, Kanada ve Kostarika'da 1'er olmak üzere toplam 65 kişi hayatını kaybetti.
Bugün şefkat, özveri ve hoşgörünün timsali annelerin günü. Yemeyip yediren, giymeyip giydiren anneler, gerekirse evladı için canlarını bile vermeye hazırdır. Zonguldak'ta yaşayan Sevim Sarısoy (47), fedakâr annelere en güzel örnek. Bacakları olmayan engelli anne, 9 yaşındaki oğlunu emekleyerek de olsa okutmaya çalışıyor. Sarısoy, 10 yaşındayken trenden düşerek iki bacağını da kaybetti. 1997 yılında evlendi. Ancak 5 yıl sonra şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanmak zorunda kaldı. O zaman 2 yaşında olan oğlu Emre ile yapayalnız kaldı. Deniz Feneri Derneği'nin desteğiyle Tepebaşı Mahallesi'nde yaptırılan 2 odalı prefabrik eve yerleşti. Engelli anne, bir yandan üç ayda bir aldığı 750 TL'lik özürlü maaşı ile geçimini sağlıyor, diğer yandan ilköğretim 2. sınıfa giden Emre'yi okutabilmek için mücadele veriyor. Günlük yaşamını ellerinin üstünde emekleyerek sürdürdüğünü anlatan Sarısoy, küçük oğlunun kıyafetlerini giymesinden ödevlerine kadar her şeyine yardımcı oluyor. Evla...
10 ERKEK 1 KADIN 11 kisi bir helikopterden sarkan halata asilidirlar.10 erkek ve bir kadin. Ip herkesi tasiyacak kadar güçlü olmadigi için içlerinden birinin ipi birakmasi gerektigine karar verirler. Yoksa hep beraber düsecektirler. Bu kisinin kim olacagina karar veremezler. Ama o anda kadin çok etkileyici bir konusma yapar. Tamamen gönüllü olarak ipi birakabilecegini söyler. Çünkü bir kadin olarak, kocasi için, çocuklari için ve aslinda genelde erkekler için her seyi birakmaya alisik oldugunu söyler, hem de karsiliksizca. Hikayesini bitirir bitirmez, tüm erkekler onu alkislamaya baslarlar.... NOT: Bu hikayeyi akilli bir kadina gönderin ki, bugün gülümsemek için bir nedeni olsun. Tüm erkeklere de gönderin ki hayatin gerçegini bir kez daha anlasinlar... ODTU' de yemekhane ye giren bir öğrenci tüm yerler dolu olduğundan gidipüniversite profesörünün oturduğu masaya oturmuş.Profesör kaşlarını çatarak: ' Okuzler ve kuslar ayni masada oturamaz!'Ogrenci: 'O zaman ben ucuyoru...
(Nekropol) Eski ismiyle “Pantichion”un Doğu Mahallesi’nde, Aydınlı yolu ile sahildeki tarihi yol arasında Gelincik Sokak’ın sağında ve solunda olmak üzere genişçe bir alanda yeniden yapılanma döneminde sayıca çok fazla mezara rastlanmıştır. Arazide 0.5- 1.5 metre derinliklerde ortaya çıkan mezarların Bizans devrine ait olduğu belirlenmiştir. Kubbeli Sarnıç Eski adı “Çopani” olan Kubbeli Sarnıç, Kurfalı eteklerinde ve Çınardere yakınında yer alıyordu. 4.80x4.70 metre ebatlarında olup kubbesi 6 adet kolon üzerinde durmaktaydı. Silindirik Sarnıç Hisar Sokak ’ta pek çok seyyahın ve araştırmacının dikkatini çeken, tuğladan yapılmış silindirik bir su sarnıcının kalıntıları bulmaktadır. Richard Pococke adlı araştırmacıya göre, toprak içinde yer alan bu sarnıç bahçe sulama işlerinde kullanılmıştır. Sarnıcın silindirik olması sebebiyle yanılgılara sebep olduğu ve uzunca bir dönem ‘büyük bir hisar burcu’ olduğu sanılmıştır. Günümüzde sarnıç kalıntılarının yer aldığı sokağa “Hisar Sokak” adın...
Yorumlar